Hastalıkların Tedavisi
Vücudumuzun % 70 i sudur. Bu nedenle suyumuzu kirletmemeyi öğrenmek zorundayız. Düşünceler, duygusal ve dış etkenler suyumuzu doğrudan etkiler. Mesafe tanımayan frekanslarla oluşan rezonans, suyumuza sürekli etki eder.
Su, adeta bir kayıt cihazı gibi çalışır.
5 duyumuz, frekansların alınmasında temel organlardır. En geniş alma ve algılama kapasitesi deridir. Deri üzerinde mevcut semboller, evrensel haberleşmeyi sürekli olarak sağlar. Otonom sinir sistemi bu şekilde bedenimizi hayatta tutmaya çalışır ve dengeler.
Derimiz, 4 EMA ile rezonans halindedir. Ruhsal bağlantımız aslında deri üzerinden gerçekleşir ancak kalp ile rezonans içinde olduğu için kalbimizle özdeşleştirilir. Ruhumuz bedenimizle tam bağlantıda olduğu zaman kalbimiz açık deriz.
Gördüklerimiz, duyduklarımız, kokladıklarımız ve tattıklarımız, suyumuzu etkileyen diğer frekanslardır. Negatif etkili frekanslar, suyumuz üzerinden hücrelerimizi negatif etkiler. Hücre enerjisini düşürür. Hücrenin içindeki DNA, sudaki titreşimleri alarak köprü vazifesi görür. Kromozomlar üzerindeki genlerimiz, sudan gelen frekanslardan doğrudan etkilenir.
Ağzımızdan çıkan kelimelerimiz ruhsal kaynaklıdır. Harflerin frekansı düşüncelerimiz oluşturur. Düşünceler duyguları, duygular davranışları, davranışlar deneyim ve alışkanlıkları oluştururken son noktada oluşan tablo kaderimizdir.
Suyumuzun en önemli komponenti kan’dır. Bedensel Yaşamımız, damarların içinde akan kanımızla mümkündür ancak. Her şeyin yansıdığı ünite kan dır.
Bu nedenle kanımızı kirletmemeliyiz. Kan akışkanlığını bozmamalıyız ve kan miktarını dengede tutmalıyız.
Kanımızı olumsuz etkileyen temel etmenler şunlardır;
• Hayvansal ürünlerden gelen kan parazitleri
• Asitlenme
• Toksin
• GDO’lu gıdalar
• Transyağlar
• Kazein veya glüten gibi yabancı proteinler
• Alyuvarların birbirine yapışması
• Alerjenler
• Nörotoksinler
• Katkı maddeleri
• Kimyasallar
• Boyalar
• Gıda intoleransı
• Hareketsizlik
• Stres
• Dert etme, takıntı
• Radyoaktif ışınlar
Kuantum tedavi sayesinde ruh, zihin ve bedenimizi olumsuz etkileyen tüm nedenler taranıp teşhis edilmektedir.
Akugraph testi sayesinde enerji dengemiz kolaylıkla teşhis edilerek ona uygun tedavi programı seçilir.
Vücudumuzdaki blokajlar her gelişte açılır.
Her tedavide bilinçaltımız izin verdiği ölçüde hastalık yapıcı kayıtlar tespit edilir ve özel bir yöntemle silinir.
Bu sayede alt da ki tuğlayı çekilmeden bilinçaltı tedavisi yapılır.
Silinen kayıtlar geri gelmez.
Yöntem çocuklara da kolaylıkla uygulanır.
Hiçbir yan etkisi yoktur.
Hastanın ihtiyaç duyduğu seans sayısı tedaviye geldiği ilk gün belirlenir. Ortalama 5 – 12 seans arasında hastanın yaşadığı travmalar, çekirdek inançlar ve genetik kayıtlar ölçüsünde değişkenlik gösterir.
Tedavi seansları en az haftada 1 uygulanır.